Kompakt Disk Blog

"Dinle, oku, gör: Müzik, kitap, film"

Cuma Şarkısı: Vampire Weekend - Step

Hiç yorum yok
Bugünün şarkısı Amerikalı indie rock grubu Vampire Weekend'dan gelsin.



Grup 2013'ün mayısında yayımladığı Modern Vampires of the City albümüyle adında sıkça söz ettirdi. Hatta En iyi Alternatif Albüm dalında Grammy kazandı. Albümü de şiddetle tavsiye ediyor ve albümdeki favori şarkım Step'i paylaşıyorum.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Dans la Maison: Devam Edecek

Hiç yorum yok

Dans la maison yani Evde, bir 2012 François Ozon filmi. Festival filmlerinin gediklisi Fransız yönetmeni Ozon, bu kez bir lise öğrencisi üzerinden, orta sınıf aileri ve yaşamlarını anlatıyor.

Film edebiyat üstünden ilerlediği için izlemesi gayet zevkli. Görüntülü kitap okumak gibi.

Başrol oyuncusu Claude ile çok rahatsız edici bir karakter çizmiş François Ozon. Bu ilginç liseli genç, bir parkta oturup etraftaki evleri seyrederken, gözüne bir aile kestirir. Ailenin tek çocuğu olan Rapha ile aynı sınıftadır. Ve bu ailenin içine girmeyi amaç edindiği için matematiği zayıf olan Rapha'ya ders vermeye başlar.

Rapha'ya matematik anlatırken de aileyi gözlemlemeyi ihmal etmez. Dekorasyon meraklısı anne, Çinlilerle iş yapan basketbol sever baba ve iddiasız Rapha artık Claude'un edebiyat malzemesidir. Onları gözlemleyerek hikayeler yazar.



Bu hikayelerden birisini edebiyat öğretmeni Germain ile paylaşır. Germain önce hikayeye bir anlam veremez. Aslında Claude hikayesini röntgencilik yaparak yazmaktadır. Germain, bu duruma tepki gösterse de hikayenin devamını merak eder ve Claude ile hikayeleri üzerine her gün konuşmaya başlayarak epey yakınlaşır.

Claude oldukça rahatsız edici bir karakter olmasına rağmen, Germain ona ve hikayesine karşı koyamaz hale gelecektir. Kendisiyle beraber karısı Jeanne'i de bu hikayenin içine çeker. Hatta karısının sorunlarıyla bile ilgilenmeyecek kadar kendisini kaptırır. Sebebi kendi gençliğini görmesi, çocuk istemesi ya da bu liseli gençten hoşlanması olabilir. Bu konuda film bize kesin şeyler söylemiyor. Ben bütün bu faktörlerin etkili olduğunu düşünüyorum. En çokta Germain, Claude'un cesur oluşunu seviyor. Kendisi de zamanında bir şeyler yazmayı denemiş fakat muvaffak olamamış bir adam. Cesaret ve merak onu çekiyor. Claude'un "Devam edecek" diye bitirdiği metinleri, öğretmen kadar izleyicide merak ediyor.



Claude'un hikayeleri hem Rapha'nın ailesinin hem de Germain ve karısının hayatını değiştirecektir. 105 Dakikalık uzun süresine rağmen sıkılmadan izlenen bir film Evde. Kurgu ve gerçeklik arasında gidip gelebilirsiniz. Akıl veren öğretmen midir yoksa öğrenci mi? Edebiyat için bu insanların hayatlarına müdahale etmeleri normal midir? Germain, neden Claude'a yardım etmektedir? Bütün bu sorulara merak duygusu da eklenince film ilgiyle izleniyor. Gerilim dozu iyi ayarlanmış filmin, dili ve anlatımı da iyi. Kısaca sürükleyici ve etkileyici bir film Dans la maison.

Yönetmen filmin sonuyla, bir röntgencilik filmi olan Alfred Hitchcock'un Rear Window'una da selam göndermeyi de ihmal etmemiş.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Searching for Sugar Man: Etkileyici Bir Belgesel

Hiç yorum yok

Sixto Rodriguez adını ilk defa bu belgesel film sayesinde öğrendim. Rodriguez, 1942 Amerika doğumlu bir folk müzisyeni. Bob Dylan, Lou Reed ve diğer folk müzisyenleri ünlü olup müzik hayatlarında başarıyı yakalarken, şans Rodriguez'in yüzüne pek gülmemiş. Değeri bilinememiş bir müzisyen olarak tarihe geçti.

Dolandırıcı albüm şirketinin ve yapımcıların azizliğine uğramış Rodriguez'in, iki adet şahane stüdyo albümü mevcut. Cold Fact (1970) ve Coming from Reality (1971).

Belgeselden öğreniyoruz ki albümlerinin satışı Amerika'da 6'yı geçmeyen bu adam dünyanın başka bir yerlerinde Rolling Stones'dan bile daha ünlü. Güney Afrika'nın eşitlik yanlısı beyazları Rodriguez'e bayılıyor. Güney Afrika'da o zamanlarda ırk ayrımı ve şiddet hüküm sürmekteyken, bu düzene başkaldıran gençlerse ondan ilham alıyor. Albüm bulunamadığı için kopyalanarak çoğaltılıyor, korsan albümler elden ele dolaşıyor. Muhalif Sixto, Güney Afrika'da gerçek bir efsane!



Rodriguez, ise bu durumdan bihaber inşaatlarda, fabrikalarda en kötü şartlarda çalışmaya devam ediyor. Geceleri ise ara sıra leş gibi barlarda çalıyor şarkılarını. Fakir bir hayat sürüyor. Hiçbir işi yapmaktan da kaçınmıyor. Kızının belgeseldeki söylediklerinden anladığımız kadarıyla çocuklarına da sanat ve kültürle iç içe yaşamayı öğretmeyi ihmal etmemiş. Onları kütüphanelere, sergilere götürmüş. Kızı ilk önce bu tür yerlere gitmeyi yadırgadığını söylese de, sonradan fakir olmanın böyle yerlere gitmeye engel olmaması gerektiğini fark etmiş. Ve şu cümleyle durumu özetlemiş 'Fakir olduğumuz için bilgisiz olmamız gerekmiyordu'.

Bu hikaye kurgu da olsa etkileyici olurdu. Kelebek etkisi denen şey bu olsa gerek. Yaptığın bir şeyler dünyanın bambaşka yerlerinde insanların hayatlarını değiştiriyor.

Yönetmen Cezayir asıllı İsveçli Malik Bendjelloul. Arkasında böyle güzel bir hikaye bırakarak, yaklaşık bir ay önce intihar etmiş. Searching for Sugar Man belgeseli ile 2012'de Oscar ödülünü kazanmasaydı belki de pek çoğumuz Sixto Rodriguez'i ve etkileyici hikayesini bilmeyecektik.



Şu anda 72 yaşında olan Sixto Rodriguez ise geçmişte yapamadığını şimdi yapıyor ve konserler vermeye devam ediyor. Ve hak ettiği ilgiyi nihayet yakalamış olarak.

En sevdiğim şarkısıyla yazıyı noktalıyorum.



Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Cuma Şarkısı: Jamie Lidell - Little Bit of Feel Good

Hiç yorum yok
Uzun zamandır yayımlamadığım cuma şarkılarıma bugün itibari ile yeniden başlıyorum. Bugünkü şarkımız İngiliz müzisyen Jamie Lidell'den geliyor. Son dönemin başarılı funk müzisyenlerinden ve gerçekten harika bir sesi var.

2008'de çıkardığı Jim adlı albümünden eğlenceli bir şarkı olan Little Bit of Feel Good.


jamie Lidell'den bahsetmişken aşağıdaki inanılmaz elektronik müzik performansını da eklemeden geçemeyeceğim.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder

Woodkid'den Görsel Müzik

Hiç yorum yok
Woodkid son dönemde keşfettiğim harika bir proje.

Fransız yönetmen Yoann Lemoine güzel klipler çekip hayatını kazanırken, kendi sesinin güzelliğini hayalindeki videoları çekmek için kullanmaya başlıyor.

Iron, Run Boy Run ve I Love You videoları birbiriyle bağlantılı hikayeler anlatmakta. Teaser'ı yayınlanan The Golden Age'in de bu videolarla bağlantılı bir hikayesi olacaktır.


Böyle projelerden de anlıyoruz ki, gelecek hikayesi olanları takip edecek.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder