Kompakt Disk Blog

"Dinle, oku, gör: Müzik, kitap, film"

Bir intikam hikayesi: Dead Man's Shoes

Hiç yorum yok

Shane Meadows. This is England filmiyle tanıdığım yönetmenin izlediğim ikinci filmi oldu Dead Man's Shoes. Paddy Considine ise filmde hem senarist hem de başrol oyuncusu Richard olarak gayet başarılı.

İngiltere'nin küçük bir kasabasında, kasabayla orantılı küçüklükte 6-7 kişilik bir çete, uyuşturucu ticareti ve bir takım kirli işlerle uğraşmaktadır. Aslında tek tek ele alındıklarında ödlek diye nitelendirebileceğimiz bu tipler, bir araya geldiklerinde kendilerince eğlenceli bir takım uyuşturucu, içki ve kadın eksenli toplantılar düzenlerler. Topluluk içinde güçsüz olanı ezme, dalga geçme ve böylece kendini yüceltme duyguları içinde, bir takım ayak işlerinde de kullandıkları zeka özürlü Anthony (Toby Kebbell) ile zalimce alay ederler, çaresizliği ile eğlenirler ve her türlü eziyeti yaparlar.

Zavallı Anthony'nin orduya katılan abisi Richard'dan başka kimsesi yoktur. Bu olaylardan birkaç yıl sonra abi Richard intikam almak için kasabaya dönecektir. Richard tam bir ölüm makinası ve soğukkanlı bir katildir. Shane Meadows'un orduya ve savaşa yönelik eleştirel bakışını This is England'dan biliyorum.


Öldürmek için eğitim alan askerler ve savaşın sebep olduğu en kötü hadise şiddeti ve eziyeti kanıksamak olsa gerek. Grup içinde Anthony'ye eziyet etmeyen ve başına gelenlere üzülen bir kişi olsa da tüm bu olanlara seyirci kalarak aslında yaşadığımız toplumu temsil etmiyor mu? İnsanlık dışı bulduğumuz olaylarla yaşıyoruz ve en kötüsü buna alıştık. Şaşırmak, hayret etmek gibi duygular da pek kalmıyor sanki. Doğal karşılayabiliyoruz herşeyi.

Filmi izlerken de bu küçük çeteye üzülmekten ve intikam alan Richard'ın kanlı eylemlerini gizli gizli desteklemekten kendimizi alamıyoruz.

Siyah-beyaz flashback'lerle yaşananları göz önüne seren yönetmen bu sahneleri desteklediği müzik seçimlerinde gayet iyi bir iş çıkarmış.

Film finaliyle yürek burkuyor. Richard'ın Anthony'den utandığını itiraf etmesi, hepimizin içinde olduğu diğer bir durumu da gün yüzüne çıkarıyor. Eksik, çirkin ve aciz olanı kabul edememe ve görmezden gelme.

Filmden geriye bir çocuk masumiyetindeki Anthony'nin kusurlarıyla alay edip kendini iyi hisseden bir avuç gerçek zavallının hikayesi kalıyor.
Basit ama çok sağlam bir film Dead Man Shoes.

Hiç yorum yok :

Yorum Gönder